Oklahoma Depremleri Petrol ve Doğalgaz Geliştirmeyle İlişkili
Son Deprem Etkinliğindeki Artış
Oklahoma son yıllarda deprem etkinliğinde önemli bir artış yaşadı. 2014’te eyalet, 3,0 veya daha büyük büyüklükte 145 deprem kaydetti; bu şimdiye kadar kaydedilen en yüksek sayı. Etkinlikteki bu artış, petrol ve doğalgaz üretiminde kullanılan bir işlem olan atık su enjeksiyonundan kaynaklanıyor.
Atık Su Enjeksiyonu ve Tetiklenen Depremler
Atık su enjeksiyonu, petrol ve doğalgaz faaliyetlerinden elde edilen atık suların yeraltı kuyularına pompalanmasını içerir. Bu yüksek basınçlı su, çevredeki kayaçlardaki basıncı artırarak önceden var olan fayların kaymasına ve depremleri tetiklemesine neden olabilir.
Amerika Birleşik Devletleri Jeoloji Araştırmaları Kurumu (USGS) ve Oklahoma Jeoloji Araştırması, atık su enjeksiyonunun Oklahoma’da büyük deprem riskini artırdığını tespit etti. Eyalette şimdiye kadar kaydedilen en büyük deprem olan 2011’deki 5,6 büyüklüğündeki olay, petrol ve doğalgaz faaliyetleriyle bağlantılıydı.
Artan Deprem Etkinliği ve Gelecekteki Risk
Oklahoma’daki artan deprem etkinliği, gelecekte büyük depremler olma ihtimali konusunda endişelere yol açtı. USGS, Oklahoma’da 6,0 veya daha büyük büyüklükte bir deprem olma olasılığının 2008’den bu yana altı kat arttığını tahmin ediyor.
Petrol ve Doğalgaz Geliştirme Diğer Bölgelerde
Oklahoma, petrol ve doğalgaz üretimine bağlı depremlerden etkilenen tek bölge değil. Ohio, Teksas, Britanya Kolombiyası ve diğer bölgelerde de benzer bağlantılar gözlemlendi.
Riskin Azaltılması
Araştırmacılar, atık su enjeksiyonundan kaynaklanan tetiklenen sismikliği azaltmanın yollarını geliştirmek için çalışıyorlar. Bir yaklaşım, yeraltı kuyularına enjekte edilen atık su miktarını azaltmaktır. Bir diğer strateji ise atık su bertarafının yüzey enjeksiyonu veya geri dönüşüm gibi alternatif yöntemlerini kullanmaktır.
Sürekli İzleme ve Araştırma
USGS ve diğer kurumlar, Oklahoma’daki ve petrol ve doğalgaz geliştirmelerinden etkilenen diğer bölgelerdeki deprem etkinliğini izlemeye devam ediyor. Tetiklenen sismikliğin nedenlerini ve risklerini daha iyi anlamak için de araştırmalar devam ediyor.