İbrani Harflerle Süslenmiş Titanic Cebi Saati Müzayedede 57.500 Dolara Satıldı
Keşif
15 Nisan 1912’de dünya, RMS Titanic’in trajik batışıyla sarsıldı. Kaybedilen 1.500’den fazla can arasında, Rus göçmen Sinai Kantor da vardı. Kurtarma görevlileri daha sonra onun cansız bedenini Kuzey Atlantik’in derinliklerinden çıkardıklarında, üzerinde taşıdığı kişisel eşyalar arasında İbrani harfleriyle süslenmiş gümüş bir cep saati de dahil olmak üzere bir dizi eşya keşfettiler.
Cep Saati
Tuzlu suda sayısız gün geçiren cep saati, yürek burkan yolculuğunun izlerini taşıyordu. Gümüş kasası aşınarak altındaki pirinci ortaya çıkarmış, kolları neredeyse bozulmuş ve kadranı lekelenmişti. Hasarlı durumuna rağmen, saatin karmaşık süslemesi hala belirginliğini koruyordu. Arka kapağında, Musa’nın On Emir’i aldığı kabartma bir tasvir yer alırken, kadranda sayılar yerine İbrani harfleri vardı; bu, Kantor ve eşi Miriam’ın Yahudi inancının bir kanıtıydı.
Müzayede
Yakın zamanda, cep saati Heritage Auctions tarafından düzenlenen bir müzayedede yeniden ortaya çıktı. Tarihi önemi ve benzersiz işçiliği, dünyanın dört bir yanından koleksiyoncuların dikkatini çekti. Saat sonunda, Kaliforniya’daki özel Miottel Müzesi’nin sahibi John Miottel’e 57.500 dolar gibi etkileyici bir fiyata satıldı. Zaten Titanic kurbanlarına ait bir saat koleksiyonuna sahip olan Miottel, cep saatine müzesinin sergisinde önemli bir yer vermeyi planlıyor.
Kantorların Hikayesi
Sinai ve Miriam Kantor, Amerika’da daha iyi bir gelecek hayaliyle dolu genç bir çiftti. Yeni bir hayata başlama özlemleriyle İngiltere’nin Southampton kentinden Titanic’e bindiler. Kürklü bir tüccar olan Sinai, eğitimlerini finanse etmek amacıyla satmayı umduğu birkaç sandık kürk getirdi. Üniversite mezunu Miriam ise dişçilikle uğraşmayı planlıyordu.
Ancak trajik bir şekilde, Titanic battığında hayalleri suya düştü. Kadınlar ve çocuklar gemiden tahliye edilirken Miriam bir cankurtaran botuna binmeyi başardı. Ancak Sinai felakette hayatını kaybetti.
Miriam’ın Mücadelesi
Trajedinin ardından Miriam, kocasının eşyalarını geri almak için zorlu bir mücadeleye girdi. Sinai’nin birçok eşyasının, cep saatinin de aralarında bulunduğu şekilde, bedeni bulunduğunda üzerinde bulunmadığını iddia ederek hukuki yardım kuruluşları ve hükümet yetkilileriyle yazıştı.
Sonunda Miriam, kocasının eşyalarına kavuşmayı başardı. Cep saati, yakın zamanda yapılan bir müzayedede doğrudan bir torun tarafından satılana kadar nesilden nesile aktarıldı.
Cep Saatinin Önemi
Titanic cep saati, yalnızca bir saat değildir; 1912’deki o kader gecesinin trajik olaylarının somut bir hatırlatıcısıdır. Kaybedilen canlara, paramparça olan hayallere ve hayatta kalanların dayanıklılığına tanıklık etmektedir.
Karmaşık işçiliği ve dokunaklı bir insan hikayesiyle bağlantısıyla cep saati, geçmişi hatırlamamıza ve Titanic felaketinde hayatını kaybedenlerin anısını onurlandırmamıza yardımcı olan değerli bir eser görevi görmektedir.